bencede
New member
Cumhuriyet Gazetesi muharriri Jale Özgentürk, bugünkü yazısında ‘Demokrasi ve Özgürlük Adası’ olarak ismi değiştirilen Yassıada’daki 5 yıldızlı otelin Katarlı yatırımcı Ömer Alfardan’a satılabileceğini ileri sürdü.
Odatv, 2018 yılında açılan bu otelin “zarar ettiği” sebebi öne sürülerek işletme hakkının kamuya devredilmek istendiğini 8 Nisan’da duyurmuştu.
Jale Özgentürk’ün yazısının ilgili kısmı şöyleki:
“Kamu özel işbirliği projelerinin en yakın takipçisi gazeteci Çiğdem Toker’in 2019’da yazdığına göre hem ihale yapıldığı birebir vakitte ihaleden muaf olduğu belirtilen projenin yatırım fiyatı 140 milyon 476 bin 765 ABD Doları. Yani bugünkü kurla 2 milyar TL’ye yakın bir yatırım demek.
Hem adanın ekolojik istikrarını bozan hem adayı beton yığınına çeviren üstelik de ekonomik bir paha yaratmayan bu yatırım, bundan daha sonra ne olacak?
Evvel TOBB’nin üyesi sanayicilere sordum. Öncelikli olarak açık isimle konuşamasa da endüstriciler aidatlarıyla biriken paraların siyasi hedefli yatırımlarda heba bulunmasına yansılı. “Bu otelin olmayacağı başından muhakkaktı. Bize soran olmadı. Ben paramla istersem okul yaparım, istersem otel. Lakin bu bizim paramız. Bu kadar düşünce yaşadığımız senelerda yatırımlarımız için kullanmalıydık” diyor.
Turizmciler ise içki yasağı olan otelin turizm için cazip olmadığını söylüyor. Emelin siyasi olması niçiniyle bunun da bu hükümet sırasında değişmesi imkânsız görünüyor. Casino konusu ise esasen bir tabu. hiç bir turizm yatırımcısının buraya yanaşmayacağı belirtiliyor.
Fakat bir teze göre ise Katarlı yatırımcı Ömer Alfardan bu oteli işletmeye talipmiş. Büyük yatırım yaparak satın alınan Alternatifbank’ta yüzü gülmeyen Katarlı yatırımcı Alfardan’ın Six Sense ve Mandarin Otel’de paydaşlığı var. Uygun şart sağlanırsa işletmeyi alması sürpriz değil!
Yassıada projesi de başka projeler üzere sırlarla dolu… Yatırımın başından beri bilinmeyenlerle dolu projeyi GTİ’nin kamuya devretme şartları yeni bir sır. Bedelini TOBB mi ödeyecek, yoksa bir daha Hazine mi yani bizden mi çıkacak?
Bunu da yaşayarak nazaranceğiz!”
Odatv, 2018 yılında açılan bu otelin “zarar ettiği” sebebi öne sürülerek işletme hakkının kamuya devredilmek istendiğini 8 Nisan’da duyurmuştu.
Jale Özgentürk’ün yazısının ilgili kısmı şöyleki:
“Kamu özel işbirliği projelerinin en yakın takipçisi gazeteci Çiğdem Toker’in 2019’da yazdığına göre hem ihale yapıldığı birebir vakitte ihaleden muaf olduğu belirtilen projenin yatırım fiyatı 140 milyon 476 bin 765 ABD Doları. Yani bugünkü kurla 2 milyar TL’ye yakın bir yatırım demek.
Hem adanın ekolojik istikrarını bozan hem adayı beton yığınına çeviren üstelik de ekonomik bir paha yaratmayan bu yatırım, bundan daha sonra ne olacak?
Evvel TOBB’nin üyesi sanayicilere sordum. Öncelikli olarak açık isimle konuşamasa da endüstriciler aidatlarıyla biriken paraların siyasi hedefli yatırımlarda heba bulunmasına yansılı. “Bu otelin olmayacağı başından muhakkaktı. Bize soran olmadı. Ben paramla istersem okul yaparım, istersem otel. Lakin bu bizim paramız. Bu kadar düşünce yaşadığımız senelerda yatırımlarımız için kullanmalıydık” diyor.
Turizmciler ise içki yasağı olan otelin turizm için cazip olmadığını söylüyor. Emelin siyasi olması niçiniyle bunun da bu hükümet sırasında değişmesi imkânsız görünüyor. Casino konusu ise esasen bir tabu. hiç bir turizm yatırımcısının buraya yanaşmayacağı belirtiliyor.
Fakat bir teze göre ise Katarlı yatırımcı Ömer Alfardan bu oteli işletmeye talipmiş. Büyük yatırım yaparak satın alınan Alternatifbank’ta yüzü gülmeyen Katarlı yatırımcı Alfardan’ın Six Sense ve Mandarin Otel’de paydaşlığı var. Uygun şart sağlanırsa işletmeyi alması sürpriz değil!
Yassıada projesi de başka projeler üzere sırlarla dolu… Yatırımın başından beri bilinmeyenlerle dolu projeyi GTİ’nin kamuya devretme şartları yeni bir sır. Bedelini TOBB mi ödeyecek, yoksa bir daha Hazine mi yani bizden mi çıkacak?
Bunu da yaşayarak nazaranceğiz!”