DeSouza
New member
Dergilere Önsöz Yazmak: Kadın-Erkek Yaklaşımıyla Eğlenceli Bir Macera
Merhaba sevgili forum ahalisi!
Önsöz yazmak diye bir dert var ki, bazen erkekler çözüm odaklı stratejilerle bir kalem kapar, “Tamamdır, direkt işe girişelim,” der. Kadınlar ise empati kalkanlarını kuşanır, okuyucuyla duygusal bağ kurmaya çalışır: “Hadi biraz içimizden konuşalım, hadi biraz kalpten bakalım.” Bugün, bu iki farklı evreni bir araya getireceğiz. Tabii ki mizah sosuyla!
1. Önsöz Nedir? (Ve Neden Herkes Ona Bayılmaz?)
Önsöz, dergi ya da kitabın ön kapısını aralayan nazik bir misafir gibidir. Ama çoğu zaman “Bu ne şimdi, niye yazılmış?” dedirtir. Erkekler öyle der: “Bir kere niye uzun uzun yazıyorsun, direk konuya gir!” Kadınlar ise şöyle: “Yahu biraz da hissettirelim, okurun içine dokunalım.” Ama işin aslı şu: Önsöz, hem stratejik hem empatik bir metin olmalı. Yoksa ya “Ne anlattı bu şimdi?” olur, ya da “Çok uzun, gözümden yaş geldi” olur.
2. Erkek Stratejisi: Hedef Belirle, Hızlı Başla, Direkt Bitir
Önsöz yazmaya oturan erkek tipi genellikle şöyle düşünür:
- “Öncelikle niyetimi söyleyeyim.
- Sonra ne var dergide, kısaca madde madde sıralayayım.
- En son teşekkürler ve hadi bakalım.”
Daha çok “checkpoint” mantığıyla ilerler. Önsözün başında direkt amaca girer, detayları kısa tutar, okuyucuyu zaman kaybetmeden derginin içine sokar. Hatta bazen öyle hızlı atlar ki, “Burası biraz eksik kalmış,” diye düşündürür. Ama işin özünde stratejik ve verimlidir.
3. Kadın Empatisi: Kalpten Kaleme, Okurun Yanında
Kadınlar ise önsöz yazmaya başladığında ilk önce ortamı hissetmeye çalışır:
- “Kim okuyor acaba, ne hissediyor?
- Dergimiz nasıl bir ruh taşıyor?
- Okuyan kendini nasıl özel hisseder?”
Sonra, kelimeleri birer birer özenle seçer, okuyucuya dokunacak bir anı ya da espri katmaya çalışır. Önsöz bazen bir sohbet gibi akar, adeta okurun elini tutar.
Ama tabii, burası erkeklerin stratejisini biraz zorlayabilir: “Ya, biraz hızlı bitir şu lafa gel.” derler.
4. İşte İdeal Önsözün Tarifesi: Erkek Stratejisi + Kadın Empatisi = Süper Formül
Yani, erkekler hızlı başlayıp stratejik çerçeveyi çizer, kadınlar da o çerçeveyi renklerle doldurur. Ortaya çıkan sonuç ise:
- Okuyucu sıkılmaz, çünkü önsöz net ve anlamlıdır.
- Okuyucu kendini özel hisseder, çünkü yazıda sıcak bir dokunuş vardır.
- Dergi daha da değer kazanır, çünkü içeriğin kapısı hem sağlam hem cazip olur.
5. Peki Pratikte Nasıl Yazılır? İşte Örnek Mini Senaryo!
“Sevgili okuyucularımız,
Bu sayımızda sizleri harika içeriklerle buluşturmanın heyecanını yaşıyoruz. (Erkek stratejisi: hızlı giriş)
Her bir sayfada, sizlerin ruhuna dokunacak, zihninizi açacak yazılar hazırladık. Çünkü biliyoruz ki, dergimizi değerli kılan sizsiniz. (Kadın empatisi: okura dokunmak)
Emek veren tüm yazarlarımıza teşekkür eder, keyifli okumalar dileriz. (Erkek hızlı kapanış ve kadın yumuşak teşekkür)
İyi ki varsınız!”
6. Forumdaşlar, Sizin Önsöz Maceralarınız Nasıl?
Şimdi size soruyorum, sevgili forum halkı: Önsöz yazarken en çok neyle karşılaşıyorsunuz? Erkeklerin “Neden bu kadar uzun?” dediği noktalar mı? Yoksa kadınların “Daha fazla duygu gerek!” dediği kısımlar mı? Kendi deneyimlerinizi paylaşın, bakalım hangi takım daha çok destekleniyor?
7. Bonus: Önsöz Yazarken Mutlaka Uzak Durulması Gerekenler
- 5 sayfa uzunluğunda giriş (Bu bir önsöz, roman değil).
- “Saygıdeğer okuyucularımız” kalıbı (Hadi canım, biraz samimiyet).
- “Umarız beğenirsiniz” ile biten belirsiz cümleler (İnandırıcı olmak lazım).
- Tüm yazarların tek tek anlatıldığı mini biyografi panayırı.
Son Söz: Önsöz Yazmak Aslında Çok Eğlenceli!
Dostlar, önsöz yazmak gözünüzde büyüttüğünüz kadar zor değil. Erkeklerin pragmatik, kadınların empatik yaklaşımı harmanlayınca ortaya hem etkili hem samimi yazılar çıkıyor. Siz de denemek istiyorsanız, stratejik olun, ama kalbinizi de unutmayın. Bu formül forumumuzun favorisi olabilir!
Hadi bakalım, yorumlarda sizin önsöz yazma hikayelerinizi, en komik anlarınızı bekliyorum! Birlikte gülelim, birlikte öğrenelim. [Image:
]
Merhaba sevgili forum ahalisi!
Önsöz yazmak diye bir dert var ki, bazen erkekler çözüm odaklı stratejilerle bir kalem kapar, “Tamamdır, direkt işe girişelim,” der. Kadınlar ise empati kalkanlarını kuşanır, okuyucuyla duygusal bağ kurmaya çalışır: “Hadi biraz içimizden konuşalım, hadi biraz kalpten bakalım.” Bugün, bu iki farklı evreni bir araya getireceğiz. Tabii ki mizah sosuyla!
1. Önsöz Nedir? (Ve Neden Herkes Ona Bayılmaz?)
Önsöz, dergi ya da kitabın ön kapısını aralayan nazik bir misafir gibidir. Ama çoğu zaman “Bu ne şimdi, niye yazılmış?” dedirtir. Erkekler öyle der: “Bir kere niye uzun uzun yazıyorsun, direk konuya gir!” Kadınlar ise şöyle: “Yahu biraz da hissettirelim, okurun içine dokunalım.” Ama işin aslı şu: Önsöz, hem stratejik hem empatik bir metin olmalı. Yoksa ya “Ne anlattı bu şimdi?” olur, ya da “Çok uzun, gözümden yaş geldi” olur.
2. Erkek Stratejisi: Hedef Belirle, Hızlı Başla, Direkt Bitir
Önsöz yazmaya oturan erkek tipi genellikle şöyle düşünür:
- “Öncelikle niyetimi söyleyeyim.
- Sonra ne var dergide, kısaca madde madde sıralayayım.
- En son teşekkürler ve hadi bakalım.”
Daha çok “checkpoint” mantığıyla ilerler. Önsözün başında direkt amaca girer, detayları kısa tutar, okuyucuyu zaman kaybetmeden derginin içine sokar. Hatta bazen öyle hızlı atlar ki, “Burası biraz eksik kalmış,” diye düşündürür. Ama işin özünde stratejik ve verimlidir.
3. Kadın Empatisi: Kalpten Kaleme, Okurun Yanında
Kadınlar ise önsöz yazmaya başladığında ilk önce ortamı hissetmeye çalışır:
- “Kim okuyor acaba, ne hissediyor?
- Dergimiz nasıl bir ruh taşıyor?
- Okuyan kendini nasıl özel hisseder?”
Sonra, kelimeleri birer birer özenle seçer, okuyucuya dokunacak bir anı ya da espri katmaya çalışır. Önsöz bazen bir sohbet gibi akar, adeta okurun elini tutar.
Ama tabii, burası erkeklerin stratejisini biraz zorlayabilir: “Ya, biraz hızlı bitir şu lafa gel.” derler.
4. İşte İdeal Önsözün Tarifesi: Erkek Stratejisi + Kadın Empatisi = Süper Formül
Yani, erkekler hızlı başlayıp stratejik çerçeveyi çizer, kadınlar da o çerçeveyi renklerle doldurur. Ortaya çıkan sonuç ise:
- Okuyucu sıkılmaz, çünkü önsöz net ve anlamlıdır.
- Okuyucu kendini özel hisseder, çünkü yazıda sıcak bir dokunuş vardır.
- Dergi daha da değer kazanır, çünkü içeriğin kapısı hem sağlam hem cazip olur.
5. Peki Pratikte Nasıl Yazılır? İşte Örnek Mini Senaryo!
“Sevgili okuyucularımız,
Bu sayımızda sizleri harika içeriklerle buluşturmanın heyecanını yaşıyoruz. (Erkek stratejisi: hızlı giriş)
Her bir sayfada, sizlerin ruhuna dokunacak, zihninizi açacak yazılar hazırladık. Çünkü biliyoruz ki, dergimizi değerli kılan sizsiniz. (Kadın empatisi: okura dokunmak)
Emek veren tüm yazarlarımıza teşekkür eder, keyifli okumalar dileriz. (Erkek hızlı kapanış ve kadın yumuşak teşekkür)
İyi ki varsınız!”
6. Forumdaşlar, Sizin Önsöz Maceralarınız Nasıl?
Şimdi size soruyorum, sevgili forum halkı: Önsöz yazarken en çok neyle karşılaşıyorsunuz? Erkeklerin “Neden bu kadar uzun?” dediği noktalar mı? Yoksa kadınların “Daha fazla duygu gerek!” dediği kısımlar mı? Kendi deneyimlerinizi paylaşın, bakalım hangi takım daha çok destekleniyor?
7. Bonus: Önsöz Yazarken Mutlaka Uzak Durulması Gerekenler
- 5 sayfa uzunluğunda giriş (Bu bir önsöz, roman değil).
- “Saygıdeğer okuyucularımız” kalıbı (Hadi canım, biraz samimiyet).
- “Umarız beğenirsiniz” ile biten belirsiz cümleler (İnandırıcı olmak lazım).
- Tüm yazarların tek tek anlatıldığı mini biyografi panayırı.
Son Söz: Önsöz Yazmak Aslında Çok Eğlenceli!
Dostlar, önsöz yazmak gözünüzde büyüttüğünüz kadar zor değil. Erkeklerin pragmatik, kadınların empatik yaklaşımı harmanlayınca ortaya hem etkili hem samimi yazılar çıkıyor. Siz de denemek istiyorsanız, stratejik olun, ama kalbinizi de unutmayın. Bu formül forumumuzun favorisi olabilir!
Hadi bakalım, yorumlarda sizin önsöz yazma hikayelerinizi, en komik anlarınızı bekliyorum! Birlikte gülelim, birlikte öğrenelim. [Image:
]