Geçtiğimiz haftalarda bir giysi firmasının Sonbahar Kış 22-23 koleksiyonunun defilesine katılan Nükhet Duru, basın mensuplarıyla konuşarak bayanların tayt giymelerinden rahatsız olduğunu söylemişti.
Ünlü müzikçi şu açıklamayı yapmıştı:
Herkes sevdiğini, istediğini giyebilir fakat ne olur bu tayt olayına bir ‘dur’ deyin artık. Hiç sevmiyorum. Tunikle giyilirse tamam ancak öbür türlü çorapla sokakta dolaşan bir sürü hanımefendi görüyoruz. Bu beğenilen bir imaj değil. Sevmiyorum, bu manada fikrimi saklayacak değilim. Görsellik devreye girince, yurt haricinden gelen modayı fazlaca yanlış uyguluyor insanımız.
“İYİ BEDEN GÖRMEK HEPİMİZİN GÜZELİNE GİDER”
Duru’nun ‘tayt’ çıkışı gündem olurken; Pınar Altuğ mevzu hakkında şu sözleri kullanmıştı; “Bu mevzuda ben bile kimi vakit kendimle çelişiyorum, zira benim için estetik manzara değerlidir. Bayan, adam, çoluk, çocuk problemi değil, hoş bir şey görmek hepimizin güzeline masraf. Güzel bir beden görmek hepimizin güzeline masraf. Biri şık giyindiğinde ‘Bugün ne kadar hoşsun’ deriz birbirimize. Beğenmediğin vakit ‘Bugün nahoş olmuşsun’ demek yanlışsız mu? Gerçek. Ben de bir yandan giyindiğimde yeterli görüneyim isterim lakin bu özgürlüğü kısıtlamakta olmamalı. kimi vakit ‘Keşke giymeseymişim’ derim, daha sonra da ‘Giymek istemişse giymiştir, onun özgürlüğü’ derim. Kendi içimde bile çelişkili husus. O yüzden Nükhet’e ne ‘haklı’ ne de ‘haksız’ diyeceğim.”
“BEN BU KELAMLARI AYLAR EVVEL SÖYLEDİM”
Gündem olan kelamların akabinde, daha evvel ‘sahne kostümü’ tartışmalarının fitilini ateşleyen İzzet Yıldızhan da hususa dahil olarak kendi görüşlerini belirtmişti. İzzet Yıldızhan, şu tabirleri kullanmıştı:
Nükhet haklı lakin biraz geriden geliyor sanırım. Ben bu kelamları aylar evvel söylemiş oldum. Birinci evvel beşerler beni eleştirse de ondan sonrasında haklı bularak özür de dilediler. Ben de, Nükhet de niyetlerimizi söylemiş olduk ve buranın Türkiye olduğunu belirttik.
“KADINLARLA İLGİLİ SÖYLEDİM”
Okan Bayülgen’in TV 100’de yayınlanan ‘Uykusuzlar Kulübü’ programına konuk olan Nükhet Duru, “Sen o kelamları erkeklerle ilgili mi, yoksa bayanlarla ilgili mi söylemiş oldun?” sorusunu şu biçimde yanıtladı; “Ben bayanlarla ilgili söylemiş oldum. Bu bahiste kanaat lideri olduğum için değil. Yoldan geçerken bir anda ‘Tayt giymeyin’ demedim. Bir defile daha sonrasında mikrofon uzattılar, ‘En sevmediğiniz kılık nedir?’ diye sordular.”
Duru, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
En sevmediğim kılık tayt. Her şeyin bir adabı var. Birtakım kılıkların yeri ve vakti var. Sokağa çıktıkları vakit hiç şık görünmüyorlar. Zira altına tank üzere bir spor pabuç giyiyorlar. ‘Bu nedir sanki?’ diyorsun. Ben bunu beğenmek zorunda değilim. Nerede kaldı fikir özgürlüğü?
Ünlü müzikçi şu açıklamayı yapmıştı:
Herkes sevdiğini, istediğini giyebilir fakat ne olur bu tayt olayına bir ‘dur’ deyin artık. Hiç sevmiyorum. Tunikle giyilirse tamam ancak öbür türlü çorapla sokakta dolaşan bir sürü hanımefendi görüyoruz. Bu beğenilen bir imaj değil. Sevmiyorum, bu manada fikrimi saklayacak değilim. Görsellik devreye girince, yurt haricinden gelen modayı fazlaca yanlış uyguluyor insanımız.
“İYİ BEDEN GÖRMEK HEPİMİZİN GÜZELİNE GİDER”
Duru’nun ‘tayt’ çıkışı gündem olurken; Pınar Altuğ mevzu hakkında şu sözleri kullanmıştı; “Bu mevzuda ben bile kimi vakit kendimle çelişiyorum, zira benim için estetik manzara değerlidir. Bayan, adam, çoluk, çocuk problemi değil, hoş bir şey görmek hepimizin güzeline masraf. Güzel bir beden görmek hepimizin güzeline masraf. Biri şık giyindiğinde ‘Bugün ne kadar hoşsun’ deriz birbirimize. Beğenmediğin vakit ‘Bugün nahoş olmuşsun’ demek yanlışsız mu? Gerçek. Ben de bir yandan giyindiğimde yeterli görüneyim isterim lakin bu özgürlüğü kısıtlamakta olmamalı. kimi vakit ‘Keşke giymeseymişim’ derim, daha sonra da ‘Giymek istemişse giymiştir, onun özgürlüğü’ derim. Kendi içimde bile çelişkili husus. O yüzden Nükhet’e ne ‘haklı’ ne de ‘haksız’ diyeceğim.”
“BEN BU KELAMLARI AYLAR EVVEL SÖYLEDİM”
Gündem olan kelamların akabinde, daha evvel ‘sahne kostümü’ tartışmalarının fitilini ateşleyen İzzet Yıldızhan da hususa dahil olarak kendi görüşlerini belirtmişti. İzzet Yıldızhan, şu tabirleri kullanmıştı:
Nükhet haklı lakin biraz geriden geliyor sanırım. Ben bu kelamları aylar evvel söylemiş oldum. Birinci evvel beşerler beni eleştirse de ondan sonrasında haklı bularak özür de dilediler. Ben de, Nükhet de niyetlerimizi söylemiş olduk ve buranın Türkiye olduğunu belirttik.
“KADINLARLA İLGİLİ SÖYLEDİM”
Okan Bayülgen’in TV 100’de yayınlanan ‘Uykusuzlar Kulübü’ programına konuk olan Nükhet Duru, “Sen o kelamları erkeklerle ilgili mi, yoksa bayanlarla ilgili mi söylemiş oldun?” sorusunu şu biçimde yanıtladı; “Ben bayanlarla ilgili söylemiş oldum. Bu bahiste kanaat lideri olduğum için değil. Yoldan geçerken bir anda ‘Tayt giymeyin’ demedim. Bir defile daha sonrasında mikrofon uzattılar, ‘En sevmediğiniz kılık nedir?’ diye sordular.”
Duru, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
En sevmediğim kılık tayt. Her şeyin bir adabı var. Birtakım kılıkların yeri ve vakti var. Sokağa çıktıkları vakit hiç şık görünmüyorlar. Zira altına tank üzere bir spor pabuç giyiyorlar. ‘Bu nedir sanki?’ diyorsun. Ben bunu beğenmek zorunda değilim. Nerede kaldı fikir özgürlüğü?