Adaptive Shape Gripper DHEF | Tutma Hareketi Mükemmelleştirildi

Hasan

New member
Adaptive shape gripper DHEF, bukalemun dili üzerinden modellendi. Silikondan yapılmış esnek ve katlanabilir başlığı, pek çok farklı şekle ve boyuta sahip nesneleri yerden kaldırabiliyor, toplayabiliyor ve tekrar yerine koyabiliyor. Adaptive shape gripper, bir
bukalemun dilinin ucu gibi, başlık ucunu içeri doğru çekip nesneleri sıkıca kavrayarak yerden kaldırıyor.

Proje, Norveç’in başkenti Oslo’da bulunan Mimarlık ve Tasarım Okulu’nda Festo Biyonik Öğrenme Ağı çalışanlarının ev sahipliğini yaptığı bir atölye çalışmasıyla başladı. Teoriden sonra sıra uygulama çalışmasına geldi. Katılımcı öğrenciler gruplara ayrılarak onlardan
bir biyolojik model ve aynı zamanda teknik türevler bulmaları istendi. Bir grup bukalemunu seçti. Onları bu sürekli değişen sanatçıya hayran bırakan şey, hareket eden çok büyük gözleri veya renk değiştirmeleri değil, dilleriydi. Dilin uzunluğundan ziyade, kullandığı
yakalama mekanizması öğrencilerin ilgisini çekti. Konuyla ilgili belgeselleri inceleyip analiz ettiler, konu üstüne tartışmalar düzenlediler ve sadece iki gün sonra, av yakalamayı
simüle etmek için kendi modellerini tasarladılar.


Öğrencilerin bilimsel merakı son derece artmıştı. Bukalemun araştırmacıları
dört hafta sonra, heyecan verici bir keşfi duyurdu. Yiyeceği yakalama konusunda,
dil ucunun mevcut yakalama mekanizması kadar önemli olduğunu anlamışlardı. Bukalemunun dili, böceğin etrafını sararak bir emme vantuzu gibi tutar. Böylelikle ilk basit biyonik modeller, jel doldurulmuş yastıklı bir atıksu borusu kullanılarak yaratıldı. Fikir,
sezgisel olarak açık ve büyüleyici olduğu kadar etkileyiciydi de. Festo’da yüksek lisans öğrencileri olarak çalışmakta olan Norveçli fikir üreticileriyle el ele oluşturulan bukalemun dili konsepti kelimenin tam anlamıyla esas şeklini aldı. Sonunda bir robota monte edildi, programlandı ve Hannover Messe 2015’te FlexShapeGripper olarak tanıtıldı.

Adım Adım Pazara Hazırlık
Dünyanın önde gelen teknoloji ticaret fuarlarından birinde yaratılan heyecan kesinlikle bir
etki yaratıyor. FlexShapeGripper olarak adlandırılan biyonik uygulamanın, pazarlamaya hazır bir ürün geliştirmek için kullanılması gerektiğine karar verildi. Bununla birlikte, bu amaca ulaşmak için uzun bir teknik incelik süreci gerekiyordu. Biyonik bukalemun dili, Festo’nun geliştirme laboratuvarlarındaki optimizasyon yolculuğunda üç yıl harcadı. İlk model serisiyle kazanılan uygulama deneyimi, gelişmeyi sağlayan daha ileri adımları kolaylaştırdı. Başlangıçta suyla doldurulan silikon başlık, hızlı ve kolay bir şekilde değiştirilebilen daha kısa bir susuz versiyonla değiştirildi. Daha hafif, 3D yazıcıda yazdırılan plastik parçalar taşıma yükünü azalttı. Bir ISO arayüzü, endüstriyel tesislere güvenilir entegrasyon sağladı. Sensör yuvaları, konum vericilerinin veya yaklaşım sensörlerinin konumu hassas şekilde tespit etmek için takılmasını kolaylaştırdı. Başlıktaki özel bir gömme parça, son derece hassas piston mili stroku sağladı. Bunu, farklı obje şekil ve boyutlarıyla yapılan pek çok test izledi. Adaptive shape gripper aynı zamanda sürekli işletimde de etkileyicidir. Böylece başarılı bir piyasa lansmanı için tüm gereklilikler karşılanmış oldu.


Audi’den Deneme Sürüşü
Audi’deki “Teknoloji Geliştirme Üretim Destek Sistemleri” departmanı, çalışanları kendi işlerinde destekleyen yeni üretim teknolojileriyle ilgileniyor. Tesis dışındaki bir Teknik Merkezde, insan-robot işbirliği, montaj işçilerinin desteklenmesi, yeni hafif robotlar ve aynı zamanda yeni sensörler ve görüntüleme konseptleri gibi temel konular üzerinde çalışmalar
yürütülüyor. Audi Teknik Merkezi, Festo‘nun adaptive shape gripper’ı serbest şekillli ve yuvarlak geometrilere sahip komponentlerin taşınmasını test etmek için kullanıyor.
Çok esnek olması ve keskin kenarları olmaması nedeniyle, örneğin hava nozulları
veya dekor şeritleri gibi hassas objeleri tutmak için idealdir. Tutucu aynı zamanda
bir kap içindeki somunlar gibi birkaç parçayı tek harekette alabiliyor.